Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32
Yirmibeş yaşındayım ve iri göt hastasıyım. Ne yapayım, elimde değil. O koca götleri gördüğüm anda içim bir hoş oluyor. Sikimin kabarası, akası geliyor. Bazı erkekler küçücük götlü kadınlardan hoşlanıyor. Bunu iyi biliyorum çünkü bunlardan çok var. Olmaları da iyi, böylece rekabet azalıyor. Onların koca götlü diye burun kıvırdığı kanlar, yaraksız kalmanın korkusu içinde çok daha kolay veriyorlar. Büyük götlü kadınlara bok atanlar genellikle büyük götlü kanlarla hiç sikişmemiş olanlardır. O koca götü aralayıp arasına dalmak, hele de göt delginin içine yarağı sokarken iki elle o koca kalçaları kavramanın zevki hiçbir şeyde yoktur.Mesleğim gereği kadınlarla çok işim olur. Ben sıhhi tesisatçıyım. Bunu okuyan erkekler, sizi uyarmak boynumun borcu olsun. Evinize sıhhi tesisatçı gelecekse siz evdeyken gelmesine özen gösterin, yoksa boruyu nereye döşeyeceği belli olmaz tesisatçı milletinin. Geçenlerde bir akşamüstü yine dükkanda oturmuş müşteri bekliyordum. Kapının önüne eşek yarağı kadar bir tabela asmıştım. Açıkçası bu mahallede yeniydim ve müşteriye ihtiyacım vardı. Eski dükkanım şehrin tam öte yanındaydı. Muhtarın karısını sikerken kadının küçük kızı, arkadaşlarına ne yaptığımızı sorunca iş büyümeden ufak ufak oradan tüydüm. Bir sürü müşteriyi de geride bıraktık tabi. Orada dört tane koca götlü müşterim vardı ki, kocaları sikmekten bıkmış, başka kadınlarla ilgilenir olmuşlardı. O zavallı, biçare kadıncağızlarla da ben ilgileniyordum. Bir tanesi feci zengindi. Bugün burada yeniden dükkan açabilmem için sermayeyi de o verdi zaten. Telefon numaramı da biliyor. Kocası ne zaman birkaç günlük bir iş seyahatine çıksa evinde mutlaka bir şeyler bozuluyor, ben de gidip onu götünden sikiyorum. Halk arasında yanlış bilinen başka bir şey de koca götlü kadınların artılarının ve götlerinin gevşek olduğu. Bu benimkini görseler anında fikirleri değişir. karı gelmiş kırk yaşına ama bir göt deliği var, aynı kilit. Maçan yiyorsa, o götünü kastığı anda çıkartmaya çalış. Sikin kopar da çıkartamazsın.Her neyse, yine dükkanı siftahsız kapatıyoruz derken bir telefon geldi. Bir su borusu patlamıştı, verilen adres de iki sokak yukarıdaydı. Tarif edilen apartman oldukça lüks bir şeydi. Birdenbire sikim kabardı. Altıncı hissim kuvvetli olduğundan falan değil, genelde herif zenginleşip karının götü biraz büyüdü mü, adam karıyı kendi başına bırakıp sekreter falan sikmeye başlar. Kadında amındaki alevi söndürecek spermleri bekleyip durur. Kapıyı ceylan gözlü bir hatun açtı. Yüzü o kadar güzeldi ki, kendimi yüzünü seyretmekten alıp vücuduna bakamadım bile. Şaşırdığımı anlayıp tamir için gelen kişi olup olmadığımı sordu. Kafamı sallayarak cevap verdim. Önüme düşüp yolu göstermeye başladı.Önümden giderken gözlerim incecik belinden inip birdenbire genişleyen devasa kalçalarına takıldı. Yok canım, salaklık edip boş yere niyetlenmemek lazımdı. Bu öyle güzel bir karıydı güvenilir bahis ki, vurucusunun olmamasına imkan yoktu. O muhteşem kalçalardaki delikler boşta olamazdı.Banyoya gittik. Duvardaki boru delinmişti. Sanki bir şey çarpmış gibi geldi ama tam anlayamadım. Suyu kesmeden bir incelemem gerektiğini, ıslanmak istemiyorsa dışarı çıkmasını söyledim. kadın bir iki damla sudan bir şey çıkmayacağını söyleyince düşündüğümü yapmaya karar verdim. Çaktırmadan boruyu önce hafifçe ona doğru yönelttim ve çıkardım. Borunun çıkışıyla tazyikli su fışkırmış, ikimiz de sırılsıklam olmuştuk. Su, altına hiçbir şey giymediği elbisesini vücuduna yapıştırmış, bütün hatları ortaya çıkmıştı. Göğüsleri dimdik olmuş ve kabarmıştı. Tam sikilesi bir dişiydi. Sikim yeniden havalanmış, onun o koca güzel götüne kayma düşüncesiyle deli gibi azmıştım, işin kötüsü ıslanmak tehlikesine karşı orada durmak dışında hiçbir sinyal vermemişti. Biliyordum ki, o güzel gözleri sinyal verirse bu işin önünde kimse duramazdı. O içeri gittiğinde çarçabuk suyu kesip boruyu onardım ve gitmeye hazırlandım. Orada biraz daha kalırsam hıyarca birşey yapabilirdim.Kadını çağırdığımda elinde havlu vardı. “İsterseniz kurulanın” dedi. Üzerine bir şeyler giyinmişti ama onun da gözü benim sikimin üzerindeydi. Üstümü kabataslak kuruladım. Tam apışaramı şöyle üstünkörü alırken onun da eli istemsiz olarak bacakarama gitti. Artık elinden o kadar çok karı geçmiş bir adam olarak bunu kaçırmama imkan yoktu.Ona doğru yürüdüm. Bir adım geriye giderek duvara yaslandı. Ben de ona yaslandım. O kadar sıkı yaslanmıştım ki, aramıza bir kağıdın bile sığmasına olanak yoktu. Tenlerimizin kokusu burunlarımıza doluyor, birbirimizin kalplerinin çarpışını hissediyorduk. Ammdan öyle bir sıcaklık yayılıyordu ki, pantolonumun arasının kuruduğunu hissettim. Kalçalarımı kıvırarak sikimi yaslıyordum. Dudaklarımı dudaklarına yaslamak için yanaştırıyordum ki, kafasını çevirdi. Elimle suratını yakalayarak kendime çevirdim ve dudaklarımı yapıştırdım. Önce birkaç kez kafasını salladı, sonra o da karşılık vermeye başladı. Dilini dudaklarımın arasında hissettim ve emmeye başladım. Özenle manikürlenmiş tırnakları, aldığı zevkin etkisiyle omuzlarıma batıyordu. O kadar istekliydi ki, daha ayaktayken onu biraz daha okşarsam boşalacağını farkettim. Ellerimle büyük göğüslerini yoğuruyor, kalçalarını sıkıyordum. Kalçalarımı tutarak beni kendisine yaklaştırdı ve sikime mümkün olduğunca bastırarak döndürmeye başladı. Boğazından hırıltılar çıkarıyor, kendisini bir kasıp bir bırakıyordu. Kasılmaları gitgide sıklaşmaya başladı ve inleyerek boşalmaya başladı. O denli zevk almıştı ki, ağlıyordu. Bu kadar güzel bir kadını, bu kadar zaman yaraksız bırakan herife içimden küfrettim. Dünyadaki güzel şeyler gerçekten o kadar az ki. Biraz kendine geldiğinde dağılan kıvırcık saçlarını topladı ve elimden tutarak beni yatak odasına götürdü. Üstünde türkçe bahis yukardan aşağı kadar düğmeleri olan bir entari vardı. Düğmeleri teker teker çözmeye başladı. Ben de soyunmaya başladım.Gerçekten de muhteşem bir vücudu vardı. Göğüsleri büyük olmasına rağmen düşmemişti. Hala dipdiriydiler, iri kalçalarında lokma selüloit yoktu, taş gibiydiler. Ayak bilekleri incecikti. güzel ve küçük ayaklarının tırnaklarına sedef rengi oje sürmüştü. Gergin karnı, diri cildi, ufacık güzel burnu, ateş rengi boyanmış dudakları beni bir kuyu gibi içine çeken bal rengi üçgeni dizlerimin titremesine sebep oluyordu. Ellerini beline koyarak “Beni beğendin mi?” dedi ve ağır ağır kendi çevresinde döndü. Sırtı da en az yüzü kadar güzeldi. Otuzbeşinde ya vardı ya yoktu. Ona yaklaşarak vücudumu vücuduna yasladım. Ateş gibi sikimi yine onun alev alev yanan kaba etlerinin arasına yaslayarak boynunu öpmeye başladım. Hemen karşılık verdi ve kafasını yana eğerek başıma yasladı. Dilimi hafifçe çıkarıp omuzlarında ve boynunda dolaştırmaya başladım. Ağzı bir kumru ağzı gibi açılmış, küçük inlemeler salıyordu. Dilimi kulak memesinde gezindirdiğimde etkilendiği hemen belli olmuştu.Dudaklarımla kavrayarak kulak memesini emerken, inlemeleri daha derinden ve daha güçlü geliyordu. Tırnaklarıyla sırtımı, kaba etlerimi çiziyordu. Kulağını hafifçe ısırdım. Küçük bir çığlık attı. Çiftleşmeye hazır bir kısrak gibi vücudunu vücuduma sürüyor, kaba etlerini sıkarak sikimi arasında sıkıştırıyordu. İkimiz de bir an önce sikişmeye geçmek için sabırsızlanıyorduk ama aldığımız zevkten de vazgeçemiyorduk. Yüzünü bana döndü ve o da beni yalamaya başladı. Elleri kıllı göğsümde geziniyor, çizerek aşağı doğru iniyordu. Sikimin çevresinde dolaşan eli sonunda onu kavradı. Öyle müthiş bir zevkti ki anlatamam. Sonra dudakları dudaklarımdan kayarak boynumu, göğüs uçlarımı, karnımı ve kıllarımı yalayarak sikime ulaştı. Dudakları yumuşakça sikimi içine aldı ve dışarı çıkardı. Dilini sikimin etrafında dolaştırıyor, bir yandan dataşaklarımı okşuyordu. İçim eriyordu. Ellerimle saçlarından yakalamış, sikimi ağzına sokuyor, iterek de boğazına kadar değmesini sağlıyordum, ileri geri gittikçe sanki ruhumu emiyordu. Kendimden geçiyordum. Saçlarından tutarak durmasını söyledim. Ağzına akıtmak büyük zevk olacaktı ama henüz değil diye düşündüm.Onu yatağa yatırarak bacaklarını iki yana açtım. O güzelim elmas madeni ve gizemli çukur karşımdaydı. Ayaklarından birini kavrayarak öpmeye, emmeye başladım. Tadını çıkara çıkara emiyordum. Ona duyduğum açlığı hissetmesi içindeki dişiyi kırbaçlıyor, ağzından zevk dolu çığlıklar çıkarken kendisini bana vermeye hazırlanıyordu. Bacaklarını eme eme amma kadar geldim. Buradan sonra yukarı çıkarsam zevki kaçacaktı. Ben de başladım dilimi aminin dudaklarında gezdirmeye. Aminin tuzlu tadı, güzel kokusu vahşi bir hayvana döndürüyor, dilimi mümkün olduğunca sert atıyor, onu kıvrandırıyordum. güvenilir bahis siteleri Ellerimle amini iki tarafa açarak bızırının ortaya çıkmasını sağladım. Dilimle oraya dokunduğumda o ana kadar olan haykırışlarından daha tiz bir haykırış duydum. Dilim bızırıyla oynadıkça o yatakta kıvranıyordu. Yastığı ısırırken “Gir artık, sik beni!.. İçime sok lanet olası sikini” diye haykırıyordu. Aminin duvarlarından sızmaya devam eden sular yatağa damlıyordu. Dudaklarımı amınm dudaklarına yapıştırarak son bir kez emdim ve yukarı doğru ilerlemeye başladım. Göğüs ucunu dudaklarımın arasına sıkıştırdığımda sırtımı kambı tirdim ve sikimi aminin ağzına değdirdim. etli am dudaklarına değiyor, onların ıslaklığıy lanıyordu. Elleriyle kalçalarımdan yakala; çekti. Sikimin kafasını yavaşça sokmaya başladım. Son derece ağır ilerliyordum. Bacak sırtıma doladı ve birdenbire olanca gücüyle O kadar hazırlıksız yakalanmıştım ki, sonur dar girdim. Zevk ve zafer dolu bir inleme çıktı dudaklarından. Amı çok sıkı değildi. Sikim, aminin içini yararak onun rahmine kadar gidiyor, zar zor de geri çekiliyordu. Küçük bir kızın ağlam benzer sesler çıkarıyordu. Hep aynı açıtmiyor, kendimi hafifçe yana alarak dümdüz giriyor, sonra diğer yana eğiliyordum. Ayağından ökseye yakalanmış kuşun çırpınışlarıydı altımdakinin çırpın Kollarını boynuma dolayarak beni yatakt; dürdü ve üzerime çıktı. Ata biner gibi olmuş, sikimi bir hızlı, bir yavaş içine alıp Uzanarak yatağın kenarındaki komidinin mecesinden bir krem çıkartıp işaret parmağıyla iri bir parça aldı. Yavaş yavaş sikime oturup kalkarken bir yandan da aldığı kremi göt ne sürüyor, parmağının yardımıyla deliğe sonra girecek olan sikime alıştırmaya çalışıyordu. Üç dört sefer daha yaptıktan sonra eliyle kavrayarak arka deliğine götürdü ve ağır sikimin üzerine oturmaya başladı. Kafası yarısına kadar girmişti ki, çıkartıp yeniden sokmaya başladı.Atılarak koca kalçalarından tuttum ve dibine kadar indirdim. Haykırır gibi ses çıkardı. Dizlerini yatağa koydu. Anlaşılan benim hareket etmemi bekliyor diye düşür göt deliğini ve oralardaki kasları gevşetip sıkarak sikime masaj yapmaya başladı. güzel kıçının kasılmasıyla uygun nefesler alırken dudaklarının ucuyla göğüs uçlarımı yakalamiş sıkışlarla masaj yapıyordu. Bu kadar zevkleneceğimi hiç düşünmemiştim. Kalçalarını oynatıp göt deliğini sıkıp bıraktıkça, tırnakları göğüs uçlarımı sıktıkça tarifi imkansız bir his yor, sanki fazla tatlı yemiş de içim bayılır bir duyguya kapılıyordum. Geliyorum, geliyorum galiba!” dedim. Başım dönüyordu. Bağırmamak için yastık tıkadım. kadınlara hep yaptırdığım sefer ben yapıyordum. Sikim kabardıkça deliğini sıkıyordu, içine büyük bir zevkle boşalmaya başladım. Gözümde yıldızlar uçuşuyor kulağım çınlıyordu. Orada uyuyakalmıştım. Beni kaldırdığında giyinmişti. Elinde milyonluk vardı. “Hadi çabuk giyin. Kocam neredeyse gelir. Eline sağlık. Boruyu yenilediğin yer aynı eskisi gibi” dedi. Giyinip eve gittim ve sıcakta erimiş kaşar gibi uzandım. Mahallede yavaş yavaş müşteri yapmaya başladım ama ceylan gözlü bambaşka , iki elim kanda olsa gidiyorum. Gönderen: melih erdem