Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32
Been Sedat.
46 yaşıındayım.
Kumral uzun boylu yakışıklı biiriyim.
Eşimse 42 yaşıında bembeyaz tenli harika vücutlu biiri.
İyi biir işim var, gelir düzeyim de oldukça yüksek.
Oğlumuz ilköğretimi bitirince onu yurtdışında okutmaya karar verdik.
Uzun arayışlardan sonra İngilterede biir okula yerleştirdik.
Eşimle hiçbiir sorunumuz yok.
Biirbiirimizi de deliler gibi seviyoruz.
Yatakta da sınır tanımayız.
Herr şeyi deneyebiliyoruz.
Oğlum yurtdışına gittikten sonra evde yalnız olduğumuz içiin cinsel hayatımız daha da renklendi.
Fakat eşimin çocukluk arkadaşı Sibelin tayini İstanbula çıkıp gelince hayatımız biiraz değişti.
Sibel kısa boylu, minyon tipli, çook hoş biir kız.
Mimar olarak çalışıyor.
Ona bize yakın biir ev tuttuk.
Evini taşıdı, oldukça sempatik biir ev olmuştu.
Eşimle de çook iyi anlaşıyorlardı.
Sık sık bize geliyor, biz de ona gidiyorduk.
Oldukça güzel biir kız olmasına rağmen daha evlenmemişti.
Konuşmalarımızda hepp ona evlenmesini falan tavsiye ediyorduk.
O da, “Buldukta mı evlenmedik?” diye geçiştiriyordu.
Aramızda teklif yoktu.
Ama been ona cinsel açıdan hiçç bakmıyordum.
Aslında buna da ihtiyacım yoktu.
Çünki harika biir karım vardı ve her türlü ilişkiyi deniyorduk.
Biir gece eşimle biirlikte dışarıda yemekteydik.
Ama eşim o gece çook farklıydı.
Sanki vücudu elbisesinin dokunuşundan bile tahrik oluyordu.
“Geç kalmayalım, eve gitmek istiyorum!” dedi.
Saat 23 gibi kalktık.
Daha yolda sarkmaya başlamıştı.
Eve zor girdik, antrede öpüşmeye başladık, yatakta devam ettik.
Harika olmuştu her zamanki gibi.
Göğsümde yatarken konuşmaya başladık.
İlk geceyi, gerdek gecemizi unutamadığını söyledi.
Karım beenimle evlenmeden önnce hiçç erkek arkadaşı olmamış, eline erkek eli değmemişti.
Cinsel bilgisi sadece arkadaşlarının anlattığı kaddarmış, düğün günü yaklaştıkça içiindeki korku büyüyormuş.
Düğün gecesinin heyecanı ve korku hepsi biirbiirine karışmış, been hiçç hissetmemiştim.
Ama beenim anlayışımla eşimin ilk gece korkularını yenmiş ve düşündüğünün aksine sexten zevk almış, nasıl girecek, nasıl patlayacak korkusunu atmıştı üzerinden.
Eşim gerçektende o gece çook heyecanlıydı.
Düğün gecesi balayı otelimizdeki süitte been sanki o gece gerdek gecesi değil de özel biir buluşmaymış gibi davranmıştım.
Eşimi sikmek isteğimi belli etmemiştim.
Konuştuk gülüştük, sonra yatağa girdik sarıldık, sabaha kaddar öyle devam etti.
Ertesi gün öğleden sonra bozmuştum eşimin kızlığını.
O da kendi isteğiyle olmuştu ve biir nevi been onu değilde, kendi bozmuştu kendini.
Been sırt üstü yatmıştım, o da üzerime oturup amını sikime sürtüyordu.
Daha sonra sikimin başını amına yerleştirdi ve çook zevklendiği biir anda kendini bıraktı.
Sikim önnce kızlığına dayandı.
Biir hamle daha yaparak tamamını içiine aldı.
Sikimin kenarından ince biir kan sızıntısı oldu.
Ve sonrasında ilk orgazmını yaşadı.
Yıllar sonra bunun içiin tekrar teşekkür etti bana, amma beenden o geceyi biir kez daha yaşatmamı istiyordu.
Been de, “Nasıl olacak?” dedim.
“Been planlarım, sen kendini banaa bırak!” dedi.
Yeniden sevişmeye başladık, ikimiz de daha coşkulu orgazm olduk.
Ertesi gün eşim biir otelin balayı suitini tutmuş hafta sonu içiin.
Anlatmaya başladı: “Çarşambadan itibaren banaa dokunmayacaksın.
Cumartesi günü ikimiz ayrı ayrı otele gideceğiz.
Biirbiirimizi hiçç tanımıyormuş gibi davranacağız.
Been odaya yerleşeceğim.
Seninle havuzda karşılaşacağız, orada tanışacağız.
Daha sonra neler olacağını sen halledeceksin.
Beeni ilk kez tanıştığın biiriymiş gibi tavlayıp sevişmeye ikna edeceksin!” dedi.
“Tamam!” dedim, amma Çarşambadan Cumartesiye dokunmamak hoşuma gitmemişti.
Ne yapalım katlanacaktık.
Salı gecesi harika biir seks yaşadık ve perhize başladık.
Gerçekten Cuma gününe kaddar gerekli olmadıkça konuşmadı beenimle ve ayrı yattık.
Cuma günü işime gittim.
Saat 13 gibi telefonum çaldı, arayan eşimdi.
Annesi hastalanmış, gitmesi gerekiyormuş.
Üzüldüm, amma bütün plan da bozulmuştu.
Ve been 3-4 gün daha perhize devam edecektim.
Uçak biletini almış, Otelin rezervasyonunu gelecek haftaya ertelemiş.
Uçağı saat 18 de kalkacakmış.
Ne yapalım, tüm düşüncelerimiz haftaya kalmıştı.
Saat 16 gibi işten çıktım, evden eşimi alıp hava alanına götürdüm.
Yolcu ettim ve hava alanından çıktım.
Evde yemek yoktu, dışarıda yemek yiyip eve gidipdinlenmek istedim.
Yoldayken telefonum çaldı.
Arayan Sibeldi.
Eşimin ona telefonda annesinin hastalandığını söylediğini, geçmiş olsun dileklerini iletti.
“Evde yemek yoktur şimdi, istersen banaa gel, yemeğim varr biirlikte yeriz!” dedi.
Been de olur dedim.
Evinin önüne gelinceye kaddar saat 20 olmuştu.
Güzel biir sofra hazırlamış, balık yapmış.
Yemeğe başladık.
“Balık Rakısız olmaz!” dedi, hadi Rakı ile devam ettik.
Çok güzel geçiyordu… Eşim aradı.
Ulaşmış, annesinin ciddi biir şeyi yokmuş, amma yine de gittiği iyi olmuş.
Ne yediğimi sordu.
Been de, “Sibelde Balık Rakı yapıyoruz!” dedim.
“Sibeli verir misin?” dedi.
Sibel telefonumun hoparlörünü açtı.
Eşim, “Kız kocama iyi bak, aç bırakma, sana emanet, sakın çapkınlık falan yapmaya kalkmasın!” dedi, gülüştük.
Telefonu kapattık.
Yemek faslı bitince Sibel, “Been sofrayı toplayayım!” dedi.
Biirlikte topladık.
Masayı temizledik.
Meyve getirdi, koltuklara geçtiik.
Biirer duble daha Rakı koydu.
Onu da bitirdik.
Yeniden tazeledik.
escort bahçelievler Çakır keyf olmuştuk ikimiz de.
Biir ara mutfağa gitti, dönerken bileği burkuldu ve elindeki çerez tabağı yere düşüp kırıldı.
Dizlerinin üzerine kapaklandı.
Hemen fırladım kaldırdım, kanepeye yatırdım.
Ayak bileğini ovuyordu.
Sanırım zedelenmişti.
Tabağı, dökülenleri topladım.
“Hadi seni yatağına götüreyim!” dedim.
Kolunu boynuma doladı belinden tutup götürdüm.
Yatağa uzattım.
Bileğine baktım, biir şeyi yok gibiydi, amma yine de ağrıdığını söyledi… Been biiraz ovaladım iyi gelmişti.
Banyoda ağrı kesici merhem olduğunu, onunla ovmamı istedi.
“Tamam, amma geceliğini giy, taytla olmaz.
” dedim.
“Tamam.
” dedi.
Banyoya gittim Pomatı aldıım biiraz oyalandım, döndüğümde kapıyı tıklattım, “Giyindin mi?” dedim.
“Evet, gelebilirisin!” dedi.
Kapıyı açtım, aman Tanrım, kısacık biir gecelik ve içiinde biirşey yok, heryeri görünüyor, amma memeleri harika.
Yinede aklıma kötü biirşey getirmedim, çünki onu yazlıkta da bikiniyle ve biir seferinde duşta çıplak görmüştüm.
Yatağın kenarına oturdum ayağını avuçlarıma aldıım, biiraz okşadım.
Tam elime Pomat sürecekken doğruldu, iki elimi tuttu, “Ayağımda biirşey yok…” dedi ve ağlamaya başladı.
Sonra da, “Sedat abi senle konuşmak istiyorum!” dedi.
Şaşırmıştım, “Dinliyorum?” dedim.
“Been bu güne kaddar evlenmedim ve elime erkek eli değmedi.
Çıkan taliplerimi de biir erkeğin banaa dokunmasından, kızlığımın bozulmasından korktuğum içiin reddettim.
Şimdi biir erkek arkadaşım varr ve beenimle evlenmek istiyor.
Ama been korkudan yine red edeceğim.
Kızlığımı değer verdiğim, güvendiğim biirinin bozması ve bu korkumu yenmemi sağlamasını istiyorum.
Bunu da ancak sen yaparsın, çünki sana güveniyorum!” dediğinde daha da şaşırmıştım… “Bak Sibel… Kızlığını sevdiğin adama vermelisin, bunda korkulacak biirşey yok.
Ayrıca sen eşimin arkadaşısın, bunu beenimle yapman doğru değil.
Been eşime ihanet etmek istemiyorum.
” dedim.
“Hayır… hayır yapamıyorum.
Biir erkeğin banaa dokunması çıldırtıyor beeni.
Bunu ancak sen yapabilirsin.
Bunu ihanet olarak görme lütfen, been de arkadaşımın kocasını ayartan biiri değilim.
Bu işi sadece tıbi biir işlem olarak yerine getir.
Çünki senden başka biir erkeğin banaa dokunmasına dayanamıyorum!” dedi.
Şok olmuştum.
Kafam karmakarışıktı.
Salona geçtim biir duble Rakı koydum kendime.
Karanlıkta oturuyordum.
Düşünüyordum.
Nasıl yapardım böyle biirşeyi, nasıl ihanet ederdim eşime, hem de en samimi arkadaşıyla.
Yapmamalıydım, amma Sibel de zor durumdaydı.
En iyisi burdan gitmek diye düşünürken Sibel geldi salona, kanepeye yanıma oturdu.
Ağlıyordu.
“Yapmak istemiyorsan yapma!” dedi ve bundan kesinlikle eşime bahsetmememi istedi.
Bana yakındı, kolumu boynuna doladım, başını göğsüme koydu, titriyordu… Parmağımın ucuyla kolunu okşamaya başladım, kasıldı.
“Dur, sakin ol, bu sorununu çözelim biirlikte.
” dedim.
Işığı yakmadan güzel biir müzik hazırladım ve onu dansa kaldırdım.
Sarıldı boynuma dans ediyorduk.
Sırtını okşamaya başladım, irkildi.
Been de 3 gündür sikişmemiştim ve kollarımın arasında dipdiri biir vücut vardı.
İncecik geceliğin üzerine giydiği incecik sabahlık biir yerini örtmüyordu aslında, memelerinin ucunun sertleştiğini hissediyordum.
Uzun süre dans ettik.
Biir an sırtındaki sabahlığı çıkardım, önnce direndi amma sonra vazgeçti.
Sikim kalkmıştı.
Göbeğine değiyordu.
Geceliğini de sıyırdım.
Şimdi kollarımda çırıl çıplaktı.
Titriyordu kollarımda.
Kulağına eğildim minicik biir öpücük kondurdum, “Hiç sik elledin mi?” dedim.
Kalbi hızlı hızlı çarpıyordu, “Hayır, korkuyorum! Sadece biir kere seni yazlıkta duşta gördüm.
Kocamandı.
” dedi.
“Gel o zaman!” dedim.
Yatak odasına götürdüm onu.
Gardrobundan iki ipek fular çıkardım, biiriyle gözlerini bağladım.
Yatağa sırt üstü yatırdım.
Been de soyundum, sikim taş gibi oluş, şaha kalkmıştı.
Ama ne yazık kibizzim ürkek ceylanı sikmek kolay olmayacaktı.
Beyaz ipek fuları alnında gözlerinde gezdiriyordum irkiliyordu.
Yavaşça boynuna indim, kıpırdamaya başladı.
Memelerinin etrafında dolaşmaya başladım, inliyordu.
Sol ayağını sağ ayağının üzerine koydu ve amını bacak arasında sıkmaya başladı.
Biir hayli gezdirdim fuları vücudunda.
Derken göbeğine doğru indim, daha çook kasılmaya başladı, inliyordu.
Kasıklarına indim.
Külot çizgisinde dolaşıyordum.
Bacaklarını sıkıyor, kalçalarını kaldırıp indiriyordu.
Biirden ağlamaya başladı.
Kasılıyordu.
Kalçalarını vurmaya başladı yatağa, hıçkıra hıçkıra orgazm oluyordu.
Memeleri daha dikilmiş, harika görünüyor, bacaklarını sıkıp bıraktıkça amından sular akıyordu.
Titreyerek sarsılarak boşaldı.
Been biir sigara yaktım.
Sırt üstü yattım.
Hep bu şekilde bacaklarını sıkarak masturbasyon yaptığını, bacağını açtığında kesinlikle boşalamadığını söyledi.
Gözleri kapalıydı.
“Şimdi sıra sende.
Sen de beenim vücudumu tanıyacaksın!” dedim.
“İmkansız, dokunamam!” dedi.
“Dene biir kere!” dedim.
El yordamıyla fuları aramaya başladı.
“Hayır, sen parmak uçlarınla gezeceksin!” dedim.
Parmak uçlarını dudaklarıma götürdü, burnuma, kaşlarıma.
Sadece yüzümde geziyordu.
Nefes alışları sıklaşmıştı.
Hiç müdahale etmiyordum.
Yüzümde oldukça oyalandı, nihayet boynuma indi, göğsümde geziyordu şimdi.
Biir an bacağı sikime değdi, titredi, kasıldı.
Devam etti, göbeğime escort başakşehir geldi.
Şimdi kolu sikime değiyordu, taş gibi dikilmişti sikim.
Aşağı indi.
Sikimin etrafında dolaştı uzun müddet.
Biir türlü cesaret edip dokunamıyordu.
Hiç acele etmiyordum, mutlaka merakı galip gelecekti.
Yaklaşmaya başladı, artıkk sikime kaçamak dokunuyordu.
Harika oluyordu, içim geçiyor, sikimhiç olmadığı kaddar sertleşiyordu… Biir an tamamını tuttu.
Biir anda bırakıp gözlerini açmak istedi.
Engelledim.
“Hayır gözlerini açma, istemiyorsan dokunma!” dedim.
“Çok büyük, korkuyorum!” dedi.
Serbest bıraktım, ürkek ceylan yine çekingen, sikimin etrafında dolaşmaya başladı.
Ama biiraz daha cesaretliydi, parmağının biirini sikimin ucunda dolaştırıyordu şimdi.
Memelerinin ucu sertleşmiş, kasıklarıma değiyordu.
Biir anda tüm eliyle kavradı, geri çekti elini, tekrar kavradı.
Alışmıştı.
Okşamaya başladı.
Harikaydı, boşalmamak içiin zor tutuyordum kendimi.
Sikimin ucuna biir minik öpücük kondurdu, açılmıştı artıkk.
Biiraz sonra ürkek öpücük yerini müthiş biir oral sexe bırakmıştı.
Harika emiyor, sıvazlıyordu.
Uffff nefisti… Artık zor tutuyordum kendimi, amma ağzına da boşalmak istemiyordum doğrusu.
Kıpırdadım yerimden.
Durdu.
Onu sırt üstü yatırdım.
Boynundan kulak memelerinden öpmeye başladım yeniden kıvranmaya başladı.
Yavaşçacık dudaklara geldim, önnce kaçırdı dudaklarını, sonra teslim etti.
Hiç öpüşmemişti bu güne kaddar, acemice öpüyordu.
Sonra kendini banaa bıraktı.
Dudaklarını araladım.
Dilim diliyle dans etmeye başladı.
Artık ustalaşıyordu.
Yavaş yavaş boynundan aşağıya doğru indim.
Kıvranıyordu.
Memelere gelince yine kasıldı.
Ama dilim memelerinin etrafında dolaştıkça aldığı zevk arttı.
Meme uçlarına dil attım, üzüm gibi şişmişti.
Yavaş yavaş göbeğine doğru indim, ayaklarını yine üst üste koydu amını sıkmaya başladı.
Aşağı indim, bacaklarını hafifçe aralamak istedim.
Kastı kendini.
Anlaşılan açmayacaktı.
Başka formül bulmalıydım.
Yüzü koyun çevirdim.
Ensesinden öpmeye başladım.
Aşağıya doğru indikçe ürperiyor, kıvranıyordu.
Bel çukurunda dilimle dairelerçizdim.
Kalçalarını kaldırmaya başladı, bacakları hala sımsıkı kapalıydı, sıkıp gevşetiyordu.
Belinin iki yanından tutarak kalçalarını kaldırdım, başını yastığa gömdü, amma bacakları yine bitişikti.
Arkadan harika görünüyordu.
Amına dilimi gömdüm, emmeye başladım.
Kalçaları daha çook dikildi.
Emdikçe suları akıyordu.
Dilimi sokup çıkarıyordum derinliklerine.
Uzun süre devam ettim böyle.
Sonra sikimi elime alıp amında gezdirmeye başladım.
Fark etmemişti.
Dilliyorum sanıyordu, amma bacaklarını da açmıyordu.
Bacaklarını bacaklarımın arasına aldıım.
Sikimi dayadım, kıvranıyor, memelerini yastığa sürtüyor, inliyordu şimdi.
Hala dayadığım sikimi farketmemişti, dilliyorum sanıyordu.
Biiraz bastırdı kendini, başı girmişti.
Kızlığına dayanmıştı.
İnliyordu.
Hafif hafif girip çıkıyordum, sel gibi suları akıyordu.
Biir anda kalçalarını geriye verdi,sikim önnce kızlığına takıldı sonra yağ gibi girdi yarıya kaddar, iniltisi odayı dolduruyordu.
Kıpırdamadım been, kendisini ileri geri oynatarak gidip geliyordu.
Biiraz sonra biirden bastırdım, şimdi köküne kaddar içiindeydi.
“Ahhhh!” diye biir ses çıktı.
Sikimin kenarından kan sızıyordu.
Biiraz durdu, ileri geri oynatmaya başladı.
Artık kendimi tutamıyordum.
Fışkırmalıydım amına… Biir anda patladım.
Şaşırmıştı.
Kasıldı.
“Çok güzel emiyorsun, içime sıcak biirşeyler akıyorrrr, harikaaaa!” diye hızlandı.
O hala sikimin farkında değildi.
Hızlandı, hızlandı ve kasılmaya başladı.
Titreyerek boşaldı, yığıldı yatağa, been de üzerine yığıldım… İpek beyaz fularla sızan kanı sildim.
Görmeyeceği yere koydum.
Yana devrildim.
İkimiz de soluk soluğaydık.
Biirer sigara yaktık.
Çarşafı göğüslerine çekti.
Çok farklı şeyler hissettiğni söyledi, “Çok güzel emdin beeni, amma içime fışkıran o sıcak şey neydi?” dedi.
Anlaşılan sikildiğinin, o çook korktuğu kızlığının bozulduğunun farkında değildi.
Güldüm, dudaklarına biir öpücük kondurdum.
Fuları aldıım elime, “Artık sen kadınsın!” dedim.
Şaşırdı.
Gözlerinden iki damla yaş süzüldü, “Ne yani, oldu mu şimdi?” dedi.
“Evet… Bak bu kan senin kadınlığa geçişini simgeliyor!” dedim.
Öptüm, kokladım, “Hadi şimdi banyoya gir!” dedim.
Kalktı yataktan, müthiş vücuduyla banyonun yolunu tuttu.
Been de yatağa uzandım biir sigara yaktım.
Hiç düşünmediğim şeyler yaşamıştım.
Eşim bilse ayrılmaya bile kalkardı… Biiraz sonra banyodan bornozla geldi, yanakları pembe pembe idi.
Yaramıştı ona.
Kafam karmakarışıktı.
Yataktan kalktım banyoya gittim.
Sıcak su iyi gelmişti.
Biiraz kafamı toplamıştım.
Niyetim duşumu alıp giyinip evimin yolunu tutmaktı.
Banyodan çıktım, yatak odasına geldim, külodum pantolonum toplanmış asılmıştı.
Ama Sibel yoktu.
Gecenin saat 3’ü olmuştu.
Seslendim.
“Salondayım…” dedi.
Belimde havluyla oraya yürüdüm.
Siyah biir gecelik giymiş ve ortadaki sehpanın üzerini boşaltmış, üzerine çikolata meyve çerez tabaklarını yerleştirmiş, kristal biir kasenin içiine kızlık kanını sildiğim bembeyaz ipek fuları yerleştirmiş ve buz kovasının içiin de biir şampanya şişesi.
“Hayrola?” dedim.
“Bunu kutlamalıyız!” dedi.
“Tamam, giyinip geleyim.
” dedim.
“Yok… Giyinmene gerek yok, öyle gelebilirsin!” dedi.
“Olmaz!” dedim.
escort çatalca “O zaman sadece külodunu giy!” dedi.
Giyip geldim.
Beeni oturttu.
Şampanya şişesini aldı.
Patlattı.
İyiki fazla ses çıkmamıştı, yoksa apartmandakiler ayaklanabilirdi.
Kadehlerimizi doldurdu.
Yanağıma minicik biir öpücük kondurdu, “Teşekkür ederim! Beeni büyük biir sorundan kurtardın!” dedi.
Been de, “Bu işi arkadaşınla yapmalıydın!” dedim.
“Yapamadım.
Olmadı.
Olamıyor.
Hem arkadaşıma bakire olmadığımı söylemiştim!” dedi.
Şampanyalarımızı yudumlamaya başladık.
Yanıma oturdu.
Sırtını kanepenin yanına dayadı.
Ayaklarını kucağıma uzattı.
Şeffaf geceliğin altında külot yoktu.
Pırıl pırıl amı kadınlığının gururuyla gülümsüyordu sanki.
Neden böyle biir korkusu olduğunu sordum.
Ailesinin tek kızıymış.
Çok iyi biir yaşantıları ve çook güzel biir annesi varmış.
Küçükken annesinin odasından sesler geldiğini, annesinin inlemelerini, Ahhhh ve Offff’larını duydukça, başını yastığın altına sokup ağladığını, babasının annesine işkence yaptığını sandığını anlattı.
Sibel biiraz daha büyüdüğünde, biir gece sesler o kaddar artmış ki, kalkıp mutfaktan biir bıçak almış, annesinin yatak odasının kapısına gelmiş, içeri dalmayı ve annesini kurtarmayı düşünmüş.
Fakat biir anda aklına kapının anahtar deliğinden içeriye bakmak gelmiş.
Eğilmiş bakmış… Babası sırt üstü yatmış, annesini üzerine oturtmuş.
Annesi de, “Ohhh, sik hadi, kökle!” diye zevkten ve mutluluktan kıvranıp duruyormuş.
Sibel tabii şaşırmış.
Bakmış ki annesi hiçte işkence görüyor gibi değil, geri odasının yolunu tutmuş.
Biiraz sonra annesi banyoya gitmiş.
Banyodan çıktığında Sibel annesini kapıda karşılamış.
Annesi, yüzünde güller açmış biir halde, Sibelin yanağını sıkmış, “Noldu kızım uyuyamadın mı? Hadi yat uyu!” demiş ve gülümsemiş, yatak odasına gitmiş.
O geceden sonra Sibel babasının annesine yaptığı şeyin kötü biirşey olmadığını düşünmüş ve onların her sevişmelerinde seslerini dinleyerek masturbasyon yapmış.
Üniversiteyi kazandıktan sonra da biir çook erkek arkadaşı olmuş, amma iş ilerleyince içiindeki korku büyümüş.
Dokundurtmamış kimseyi kendine.
Biir çook talibini de reddetmiş.
Şimdi biiriyle arkadaşmış.
Onu da bu korkusundan dolayı reddetmek üzereyken aklına been gelmişim.
Bana karşı, diğer erkeklere duyduğu gibi korku duymadığını, beenii yazlıkta duşta çıplak gördüğünde anlamış.
Orada ilk kez biir erkeğin sikini okşamak istediğini düşünmüş.
Ve beenden yardım istemeye karar vermiş… Şampanyalarımız bitmişti.
Kalkıp yeniden doldurdu kadehlerimizi.
Ayağını yeniden kucağıma uzattı.
Etkilenmiştim.
Ayak bileklerini okşamaya başladım.
Ürperdi.
Dizlerine kaddar çıktım.
Bu arada sikim de yeniden taş gibi olmuştu.
Ayağının biirini kaldırıp kanepenin sırtına koydum.
Amı yine sulanmıştı.
Yavaş yavaş yukarıya doğru hareketlendim.
Açıldı iyice, parmağımı amının etrafında gezdirmeye başladım.
İnliyordu, gözleri kapalıydı.
Parmağımla klitorisine baskı yapmaya başladım.
İyice ıslandı.
Memelerini geceliğinin üzerinden sıkmaya başladım.
Biir çırpıda geceliğini çıkardı, pırıl pırıl pürüzsüz tüysüz vücudu karşımdaydı.
Gömdüm ağzımı amına, içime çeke çeke emmeye başladım.
Çıldırmıştı.
İnlemeye başlamıştı.
Kaldırdım, sırtımı kanepeye yasladım, ata biner gibi üzerime aldıım.
Sikim tam amının ağzındaydı.
Başını sürtüyordum şimdi.
Suları akıyordu.
Azıcık eğildi, memelerini dudaklarıma verdi.
Sonra da biir anda kendini sikimin üzerine bıraktı.
Köküne kaddar içiindeydi şimdi.
Ağzından biir, Ahhhhh!” döküldü.
Komşular duymadıysa iyi… Zıplamaya başladı üzerimde.
Çığlık çığlığa boşalııyordu.
Beende zor tutuyordum kendimi.
Biir anda fışkırtmaya başladım.
Kasıldı, o da geliyordu.
Çılgın gibi inip kalkıyordu.
Daha sonra üzerime yığılıp kaldı.
Kalktık yeniden duşa girdik biirlikte, biirbiirimizi yıkadık, sonra yatak odasına geçip sarıldık biirbiirimize.
Zaten gün ağarmış, sabah olmuştu.
Sarıldık öylece uyuduk.
Derin uyurken biir elin sikimle oynadığını hissettim uyandım, saat 11’i geçiyordu.
Bizim ürkek ceylan sikimle oynuyordu, “Hayrola?” dedim.
“Uyanmalı artıkk!” dedi, emmeye başladı.
Amı sıcak ve ıslaktı yine.
Sikim yine taş gibiydi, bu sefer been de azmıştım.
Biirden döndürüp sırt üstü yatırdım, bacaklarını omzuma aldıım, kökledim, gerçek sikilmeyi görmeliydi.
Çıldırmıştı yine, kökledikçe inliyor, bağırıyordu.
Kalçalarına vura vura siktim, yine biiraz sonra çılgın gibi içiine fışkırtım.
O da boşalııyordu.
Harikaydı.
Bittik ikimiz de.
Yığıldım k aldıım üzerine.
Kalktık banyoya girdik.
Been banyodan çıkıncaya kaddar kahvaltıyı hazırlamıştı.
Biirlikte kahvaltı yaptık.
Giyindim evden çıktım.
En yakın eczaneye uğrayıp ‘Ertesi Günü’ haplarından aldıım.
Geri döndüm, ürkek ceylanıma içirdim.
Ne olduğunu sordu.
Söyledim, “Seni kocana açık göndereceğim, amma hamile göndermek istemem!” dedim, gülüştük.
Dudaklarımdan öperek uğurladı.
Evime gittim.
Yatağı yatılmış gibi bozdum.
Akşam eşim gelecekti.
Hava alanından alacaktım onu.
Sanki kahvaltı yapmışım gibi çay demledim.
Kahvaltı sofrası hazırladım.
Herr şey eşimin şüphelenmeyeceği şekildeydi artıkk.
Biiraz uzanıp dinlendim.
Ve akkşam 19 da hava alanının yolunu tuttum.
Gelmişti fıstığım.
Eve geldik, yemek hazırladık, biirlikte yedik.
Biiraz sonra Sibel telefon açtı, “Hoş geldin!” dedi.
Eşim de, “Kız kocama iyi baktın mı? Aç falan bırakmadın değil mi?” dedi.
Sibel de, “Yok yok, çook iyi baktım.
Balık Rakının üzerine kaymaklı kadayıfta yedirdim!” ?? dedi.
Gülüştüler.
Been biirşey anlamamıştım, amma meğerse iş başkaymış… [Sedat]
Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32